Bir rivayete göre Veziriazam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa bir Bağdat seferinde, 1659-1660 yıllarında, o zaman bataklık halinde bulunan İncesu deresinin kenarına ordugahını kurdurur. Söylentiye göre o gece rüyasında kendisine bu ıssız yörenin ihyası emredilmiştir. O Rüyaya istinaden mi bilinmez, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın inşa ettirdiği külliye bugün dimdik ayakta olup, tarihi ve mimarisi ile turistlerin ilgisini çekmektedir.
İncesu, Kayseri’nin güneybatısında, Erciyes Dağı'nın kısmen güney ve güneybatı eteklerinde kurulmuştur. Kayseri-Niğde Devlet Karayolu üzerinde Kayseri’ye 30 km uzaklıkta olup, 1.330 rakımlıdır. İlçenin kesin konumu 35° doğu boylamı, 38° kuzey enlemindedir. İlçe; kuzey ve doğusunda Kocasinan ilçesi, doğusunda Hacılar ilçesi, batıda Nevşehir ili Ürgüp ilçesi, güneydoğuda Develi ve güneybatıda Yeşilhisar ilçeleri tarafından sınırlandırılmıştır.
Yüzölçümü 872 km’dir. 23.07.2004 tarih ve 25.531 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 5.216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu gereğince İncesu İlçesi merkez ilçe olmuş ve 5 köy mahalleye dönüşmüştür. Şu anda İncesu’ya idari olarak bağlı 8 köy vardır.
2000 Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre İncesu’nun toplam nüfusu 22.616’dır. İlçe nüfusunun 8.511’i şehirde 14.105’i köylerde yaşamaktadır. İncesu ilçesi kentsel nüfus artış hızı Kayseri il merkezinden düşüktür. Yıllık nüfus artış hızı şehir merkezinde binde 7.99, köylerde ise 0.28 olup, toplamda ise 3.11 nüfus artışı görülmektedir.
Çevresi dağlarla çevrili, deniz etkilerine kapalı olan ilçede yarı kurak karasal bir iklim egemendir. İlçede kış ayları soğuk ve kar yağışlıdır. En soğuk ay Ocak ve Şubat ayları olup, ortalama sıcaklık –20°’nin üzerindedir. Yaz ayları kısa ama oldukça sıcak geçer. Yaz aylarında sıcaklık ortalaması 22°’nin üzerindedir. Yıllık yağış ortalama 300 ile 400 mm’dir. İlçenin güneydoğusu yani Erciyes Dağı ile güneybatısındaki Tekke Dağı eteklerinde az miktarda ormanlık alanlar mevcuttur.
İlçe tarihinin bir bölümünün atfedildiği rivayete göre; Merzifonlu Kara Mustafa Paşa bir Bağdat seferinde 1659-1660 yıllarında o zaman bataklık halinde bulunan İncesu deresinin kenarına ordugahını kurdurur. Söylentiye göre o gece rüyasında kendisine bu ıssız yörenin ihyası emredilir. Bu suretle Kara Mustafa Paşa 1661’de şimdi halen mevcut bulunan Camii Kebir, Kervansaray, Hamam ve iki sıradan oluşan çarşı ve çeşmeleri inşa ettirmiştir. Kayseri Mahkemesinin kayıtlarına göre bugün ilçenin bulunduğu yerin yakınında Karataş adında bir köy bulunmakta idi. İncesu’da imar hareketlerinin başlamasıyla Karataş’tan ve diğer yerleşim yerlerinden kabileler gelip yerleşmişlerdir. Bunlardan başlıcaları; Kırım, Etyemez, Karakoyunlu ve Bozkoyunlu kabileleridir. İlçedeki çeşitli mahalle ve sokak isimlerinin kaynağı bu kabilelere dayanmaktadır. İlçeye daha sonra Rum aileleri de yerleşmiş, İncesu batı yönünde gelişme göstermiştir. İncesu 19 yy. başlarında bucak merkezi, 1901 yılında da ilçe merkezi olmuştur.
Rumların mübadele edildikleri 1925-1930 yıllarına kadar ilçenin bugünkü durumuna göre daha mamur olduğu, 1200 kadar hanenin bulunduğu, nüfusun 12.700 olduğu, derenin güneyinde Salanta, Orta Mahalle, Kilise Mahallesi, derenin kuzeyinde ise Molu, Tırpanlı ve Sadıka isimli altı mahalleye ayrıldığı, ilçe haricinde çalışanlar tarafından ilçeye her yıl 80.000 Osmanlı Altını girdiği; ilçenin 7.000 büyükbaş hayvanı bulunduğu, yerinde tarihi belgelerden belirlenmiştir.
İlçedeki en önemli tarih eserlerden biri Kara Mustafa Paşa tarafından yaptırılan ve halen bir kısmı duran külliyenin şimdiki Kayseri yolunun girişine rastlayan kısmıyla giriş kapısı 1925 yılında Kaymakam Sait Bey tarafından yıktırılmıştır. Kervansarayın esas binası ve avlu kısmındaki kemerler restore edildiğinden iyi durumdadır. Çarşının bir kısmı eski halini koruyabilmiştir. Cami Kebir ve hamamın geçmiş yüzyılların aşındırması dikkate alınacak olursa çok iyi durumda olduğu söylenebilir. Bu iki eser 1955 yılında tamir ve restore edilmiştir.
İncesu ekonomisi tarım dayalı bir ekonomidir. Ekilebilen arazi taşlı ve verimsiz olduğundan, tarımla uğraşan kesim ancak kendini geçindirebilecek gelir elde etmektedir. İlçede sıra ile ticari amaçlı üzüm, buğday, arpa, çavdar, pancar ayçiçeği ve çeşitli sebzeler yetiştirilmektedir.
Asıl gelir kaynakları olan bağcılık bugün yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Kurtuluş Savaşı sonrası Mübadele ile Rum nüfusun göçmesiyle birlikte bağcılık ve ona bağlı olarak şarapçılık oldukça zayıflamıştır. Ürgüp ile beraber zamanın en iyi şarabının üretildiği İncesu’da şaraplar İstanbul’a ve yurtdışına gönderildiği tarihi kayıtlarda belirtilmektedir. Rum nüfus gittikten sonra Müslüman Türkler şarabın dinen haram olması nedeni ile pek şarap yapmamışlardır. Üzümden pekmez, sirke v.s. yapmışlar, kısmen de yaş ve kuru olarak tüketmeye ağırlık vermişlerdir.
İlçede Kayseri’ye yakınlığı sebebiyle sanayi gelişme sürecine girmiştir. 2. Organize Sanayi Bölgesi İncesu ilçe sınırları içerisinde kurulmuş ve İncesu Organize Sanayi Bölgesi adını almıştır.
İlçe sınırları içerisinde Taksan Fabrikası, Çinkur Fabrikası, Karsu Fabrikası, Targıt Fabrikası, Erciyes Gaz ve Aygaz dolum tesisleri, Alfapen PVC Fabrikası üretimde bulunmaktadır.
KAYNAK: http://www.kayseriden.biz/icerik.asp?ICID=44